Kısa Notlar

kısa kısa yazalım. ölmediğimiz sadece fotoğraflardan belli olmasın.
*
yaşıyorum efem, yazasım gelmese de genel itibariyle, moraller bir kısım yükselmese de hiç, bir şekilde yaşıyorum. bu aralar sadece tartıya çıkınca gülümseyebiliyorum. bir anlık motivasyonla girdiğimiz süreç, şu andaki fazla suları saymazsak 10 kiloya ulaştı. kalıbı küçültmeden kilo verme denemelerimde en başarılısı bu, inat ettim, küçülmeyeceğim :)
*
üstünüze afiyet üşengeçlik ve tembellikten neredeyse 10 gündür sadece ağız kokusunu engelleyen haplar ve gargaralarla idare ediyordum, moraller düdük seviyesindeyken ben diş fırçalayamam da. bu sabah bir güzel traşın üstüne diş fırçalama seansı. dişetleri kanadıkça daha çok bastırdım fırçayı, sonuç kıpkırmızı bir lavabo. ama aynaya şöyle bi baktım da, vampir olsam karizma paçalardan akarmış arkadaş, kan bi insana bu kadar mı yakışır?
*
irlanda şarkıları bu aralar gülümseten ender şeylerden. aç yanına jameson'u, kaptır bir kısım birayı, hey gidi ondan sonra, o atmosfere can mı dayanır?
*
pis midem bulanıyor bu aralar. herdaim hem de. bi geçenlerde güzel bi yemek yemiştim. o ara geçti. sonra tekrar cıvıdı. küfredicem mide gibi temeline. ibişliği mi tutuyor nedir.
*
yaz tatili planlarına rusyanın kuzeyinden başlayan kaç tane öküz tanıdı acaba insanlar. biri benim.
*
yaz sonu minsk'de bir düğüne iştirak etmem gerekecek sanırım. daha yerli düğünlerin adetini bilemeyen ben ecnebinin düğününde ne bok yiyecem tartışılır. geline votka mı takılır orada? bir süredir tanıştığım bir ablaya sorduğum kadarıyla, genelde kilise seremonisinden sonra gelin yahut damadın evine gidilip ayı gibi içilirmiş. damat istanbullu, gelinin evine gidilecek mecbur. enternasyonal rezilliklere ne kadar hazır minsk? acaba bizden haberdar olma ihtimalleri nedir?
*
yaklaşık 10 gündür hastaydım, ne boktan bir şeymiş yahu. insanlara çaktırmamaya çalışmak da cabası ama, ölcektim lan, nefes alamadım uzunca bir süre.
*
3-4 sabahtır sabah 4 ile 5 arasında kalkıyorum. sonra uyu uyuyabilirsen. bir yerlerde bir arıza var ama bilemedim sebebini. öleceğim yaklaştı herhalde. goodbye cruel world :'(
*
anita blake serisi. acil okunmalı. hem uzun soluklu bir seri, okuyacak kitabınız olur, hem de ruh hastası bişi işte. güzel. sonra solomon kane. çok başarılı. her ne kadar püritanlar ile dünya görüşümüz farklı olsa da, o da hasta ruhlu bir kahraman. severim. hatta yakın zamanda sinemaya filminin de geliyor olması lazım. hem okuyup hem izlemeli.
*
müdürüm yok bu gün. kravat falan da takmadım. traş da olmiycaktım da, onu yapasım tuttu. kravata ben kadar kıl olan 500000 kişi bulabilirim diye tıklayasım var feysbukumuza.
*
melek takıntım artmaya başladı bir kısım ejderhaların yanında. yeni dövme yolda. umarım gaza gelmem, çok düşündürmeye başladı bu aralar. bir çift kanat daha, bir ejderha ve bir fairy angel istiyorum. gelen yorumlar "hapishane kaçkınına dönersen sana sarılmam" seviyesinde. yıldız tarihi bi milyon, kafa binbeşyüz, sarılmazsan sarılma güzelim, ben de yorganıma sarılırım.
*
ne dünyalar kadar ne yerden göğe, Galatasaraylıyım de göğsünü gere gere.

» _ «


In the Name of God, Impure Souls of the Living Dead Shall Be Banished in Eternal Damnation.
AMEN.

Awful Truth


cheers

izlenmez. dinlenir.

St.Paddy's

Happy St.Paddy's day, to all.