say the word FOREVER!

sanırım tüm bunların sebebi dinlediğim şu melankolik şarkılar. hakikaten öyle. aslında içimdeki hayvanı serbest bıraksam, o kendi hayvanlığında takılsa daha mutlu olacak, biliyorum. eminim. ama bu puslu hava dağılmamakta ısrarlı, bunu da kendim yaratıyorum.
* * *
(bunu okuyunca kendine pay çıkarma sen, ben söylemiştim diye triplere de girme. çaldığım tokanı iade etmedim diye ömür boyu kızacaksın bana, varsın olsun. 3 sene öncesinden ezbere bildiğim sabit ip'n girip yazdıklarımı okuyor ara ara. hani sen sildin mi siler geçerdin? en az benim kadar sen de zayıfsın, biliyorum bunu duymak hiç hoşuna gitmiyor ama, öyle hakikaten ;) ben kendimce sürünmelere devam ederim, "no strings attached" bir durumda, sen kendi yarattığın karabasanda her sabah uyanmaya mahkumsun, ve artık ben o karabasanda olmayalı seneler var, ve sana mutluluklar dilerim, ve gülümse şimdi, bee bee ğiiim :) haha)
* * *
19.10.2008 Pazar Saat 22.50 suları. Mecidiyeköyde bir 91. Kendinden çok hoşnut bir şekilde kulağında kulaklıkları yürüyor. Maç bitmiş, çoğunluk yavaştan evine dönmüş. Ankaralı Aslanlar yavaştan yola düşmek için Burger King'den çıkıyorlar. Yolları uzun, kazasız belasız. Güzel bir gün geçmiş, fantastik bir FRP settingi içinde, kendi durumuma inat topluluk arasında yalnız bir suikastçi oynamışım tüm gün. 2 de leşim var hani, içimdeki tüm irini kusmuşum onları öldürürken, biri bağırsaklarını kaldırımda görmüş, öbürü kafası uçarken öldüğünü bile anlamamış. Çok keyif almışız, oynadığım arkadaşlar yeni, DM on numara bir adam, hele DM'in dışı golden retriever, içi british bulldog yoldaşı Herkül günün on numara geçmesine vesile olmuş. Tüm bunlara rağmen, tek hisettiğim şiddetli bir açlık ve kesif bir yalnızlık kokusu. Ulan hala hastayım ben, burnum tıklaı. Ne kokuyorsun it? Kokuyor işte. E ben bu durumdan muzdarip değildim hani? Neden kafama takılıyor ki?
* * *
Abbio ile konuşurken gece 22.00 sularında, bana bu günlük yeter demesinin üstüne ona çok bulaşmadımdı zaten. Sesinden mutlu olduğu anlaşılıyordu, kendi bokumu ona bulaştırmam olmazdı. Oturdum kaldırıma, kendi bokumun içinde yuvarlandım. Etrafta tek tük cimbomlar kalmış, bir köşede üstünde trabzon formalı adam, önünde birası ağlamaklı, ne alakaysa herifin yanına gitmek istedim, içimdeki fanatik engel oldu. Ama oradaki bana en yakın insan oydu nedense, üzüntüsünün sebebi bizdik, ama gel gör yakındık işte ne bileyim.
* * *
şarkılar diyorum. bir de günün melankolik şarkıları değil, 20 sene öncesinin acıları. kah some hearts are diamonds, kah why baby why?, kah total eclipse of the heart. değişik. sanki insanların acısını da alıyorum sırtıma. onları da taşıyorum. sanki benimkiler yetmezmişcesine. ama şöyle bir düşününce hissiyatım sıfır. ne acım var ki benim? hiç yok. yani artık yok. felaket bir şekilde hissizim, birşeyler hisetmek isterken hissiz olmak da iğrenç birşeymiş.
* * *
(çaldığımı düşündüğün tokan var ya, bilgisayarın arkasındaki dolabın arkasındadır, evinden taşınmadıysan -ki umarım taşınmamışsındır- bulmuş olmana imkan yok. hayır, yalan atmadım sana, sana çok aşık oluyordum, fütursuzca derler ya hani, aynen öyle. ne zaman ki sen doğrusunu yapıp beni uzağa ittin, -ki sana hak veriyorum en doğrusunu yaptın- ben de o tokayı çalmamakla iyi yaptığımı anladım. o aşk gibi, toka da yalnızca sana aitti. pişman değilim, öfkem kendime)
* * *
Sabah motorda karşıya geçerken önümde mahsun bir kız duruyordu. Ona söylemedim ama, saçları çok güzel kokuyordu. Schwarzkopf sanırım, ama emin değilim. Güzeldi sadece, hepsi o. Bunun gerçeklere hiçbir etkisi yok, olamaz da.
* * *
ayaklarımı uzatıp film izlemek istiyorum evde. 2 tane film aldım ama izlemeye fırsatım olmadı. onları izleyince her şey çok daha güzel olacak. emin değilim ama.
* * *
öyle işte, hayattan kesit olsun bu da.

25 Sapan Eklenmiş Bu Saçmaya:

abbio dedi ki...

burger'da 30 dakika daha oturtmadılar, elimde bira ve sigara var diye..

biz çıktıktan hemen sonra geçmişsin ordan be 91, bu nasıl kaderdir?

biz dediysem kerteriz hanım ve ben...

91 dedi ki...

aynı yollarda farklı zamanlar yazılmış alnımıza abbio'm. bu sahnede bana kaldırımda yalnız oturup içmek düşmüş ne gam.

efsa dedi ki...

evet artık iyice kanıksadım... sana gönderdiğim parça tamamen senlik. bay yanlız :)

ve en sevdiğim bölüm tabiki kızın saçlarının kokusu. hem mahsun, hem güzel bir koku, hem motor ne diyim, bir yağmırlu havanız eksikmiş.

91 dedi ki...

zaten koca yazıda hoş olan tek kısım orası, seçmek zor olmamış osla gerek senin için. gece 23te mecidiyeköyde dallama gibi tek başına yürümeyi kimse istemez herhalde :)

bi de yağmur olsaydı sabah, ben şu anda işte değil, kazanda bira içiyor olurdum. arkadaşların bana söylediği çıkardı. sana daha yok, sen küçükken kazana düştün :)

S dedi ki...

sarkilar olmasa, hayatin daha guzel bir yer olabilecegini dusunuyorum ben.
filmler neler ?
ve bir sey hissedememek evet..

91 dedi ki...

filmler bilindik şeyler değil ya. biri iskoçyalı serisinin ilki, severim, saygı duyarım. ikincisi de night watch diye potansiyel 2. sınıf korku filmi, ama en son böyle dediğim film pitch black çıkmıştı, tapmıştım. o yüzden ümitliyim :)
ama akşamüstü oldu ya, içmek istiyorum :S

efsa dedi ki...

ve yurumek guzeldir ben ne zaman kızgın olsam kendimi yollara dokerim. iç hesaplaşmaların en guzel anlarını yasatır yollar...

Cüzzamlı Melek dedi ki...

ahahaha
Allah iyiliğini versin, saç spreyi markası da bilirmiş:p

91 dedi ki...

vallahi ben şampuan olarak düşünmüştüm, üniversitede ev arkadaşımın nişanlısı hafif kokoştu da :)

abbio dedi ki...

kayboldum ortalıktan, kaybolmaya devam edeceğim, büyük aşk içindeyim, sıkıntım büyük..kocaman...

efsa dedi ki...

vayy abbio büyük aşk ha. anlat bakalım azıcık yaa kimmiş kızımız, güzelmiymiş, oğlumuza yaraşırmıymış...
ben artık aşk meşk olaylarına pek inanmıyorum hani başıma dilesem. 91 e savuyorum sıramı :)))

91 dedi ki...

I believe in Yeni Rakı, aşk meşk demeyin bana. Yok öyle birşey, ve ben yaşadığım ve yaşattığım şeylerden çok mutluyum şu anda. Bir kısım insanları üzgün görmek çok ama çok güzel :)
sıradaki şarkı britniden gelsin, "stroooongııır den yeestırdeeeyy" :P

efsa dedi ki...

ehe ehe ben bir kısım üzgün insanlar konusunda ufak bir tahminim var ama :PPP neyse diyorum ve ısrarla abbi dan büyük aşk ı anlatmasını bekliyorum.

91 dedi ki...

evet, geçen gün söylediğini yaptım, dün akşam da yeni bir darbe vurdum :) tahminlerin çok doğru.
anlat lan abyo, anlat anasını satayım, mutlu bir aşk hikayesi de görsün şu günlük.

abbio dedi ki...

benim bünyemden mutlu bir aşk hiyakesi nasıl duymayı beklersiniz?
hayır bi anlatırım harbiden, şöyle en sansürsüzünden, bırak sanal rtük'ü, tüm server'lar çatırdar be 91'im, be efsa'm..

yok abicim ben sakin sessiz duruyum şimdilik, gözde'lere gelmeyelim:))

91 dedi ki...

utku'lara gelesin o zaman, yahut utku'lar size gelsin.
hoş evde de değilsin ya, utku'lar gelse kaç yazar :)
sizin bekçi göt abicim gööt.

efsa dedi ki...

öhöm öhöm :))
abiler ya iki dak. kayboldum bir baktım maillere gözlerim pörtledi.

abbio yazma abicim sen bişiy emi. biz sakin sessiz oturuyoruz suracıkta. ama anlatabilirsin dermişim :PPP işin şakası sen bu 91 kardeşine bakma, azıcık maillerimden bunaldı kaçacak eş dost arıyor :PPP

91 dedi ki...

hadi ordan sıpa, boktan hayatıma ışık tutuyorsun tavsiyelerinle, nesinden sıkılıcam :)
sen benim sorunlarımdan sıkılma da gerisi sorun değil.

efsa dedi ki...

seni sorunlarımla döverim ben beee. şükret hiçbirini anlatmadım henüz, sadece hayatımdan kesitler sunuyorum su aralar. :))
hem ben enfes bir dinleyici olmuşumdur her zaman.
vizite parasını yazılarınızla ödeyiniz efem :)))))

S dedi ki...

nightwatch aslinda 3leme. kitabi da superdir ama, izledin mi bilmiorum dun aksam.. film bence gercekten cok kotuydu..

91 dedi ki...

malesef daha izleyemedim, haftasonu bir tam gün frp oynayınca vaktim kalmadı. ama kitap daha güzel diyorsan kitaba da yönelebilirim aslında. yazarını filan söyleyebilirsen, bir ara pengueni haras ederim o hususta :)

dide dedi ki...

sabah motorla karşıya geçebilmek ne güzel şeydir yahu. pekala güzel bir başlangıç olur bundan. motivasyon deposu, provitamin b5 gibi bişeydir heralde. ben bilmem. hiç geçmedim.

dide dedi ki...

ben yazabildim. sen de yazabil (:

radiopanic dedi ki...

her sabah beşiktaş-üsküdar arası motor yolculuğu yapanlar arasında ben de varım. ayrıca saçları güzel kokan kıza çok özendim. markasına kadar seçebilmiş olman da ayrı bir yetenek. hatta şıvartzkof u doğru yazmış olman da mükemmeliyetin ötesinde. tokayı da boşverin ayol, çaldın çalmadın, ben alırım size toka. anısı oldu mu atmak lazım zaten. bu arada, oldies candır. hep söyledim. yine söylüyorum. disko ruhu. pop. britney de gözümden kaçmadı doksanbir :D

91 dedi ki...

brıtni de candır yahu, sıkıntılı zamanlarda hiçbirşey düşünmeden sadece gülüp bira içmek için iyi eklentidir :)
etrafımda bir ara çok metroseksüel ve kokoş tipler vardı, ezberlettiler sağolsunlar :P
şahsım adına duymak istediğim iki koku aqua di gio ve françois patrick'dir :D bir tane daha var aslında ama, o son anda kullanılmak üzere durmalı, koku hafızamda yer etmedi daha :(